Kotanlı; 'Kredi ve yurtlar genel müdürlüğü çalışanları dışlandı'

ERZURUM 05.06.2021 - 10:28, Güncelleme: 19.10.2022 - 13:36
 

Kotanlı; 'Kredi ve yurtlar genel müdürlüğü çalışanları dışlandı'

Erzurumsonhaber / Erzurum - Demokrat Büro Çalışanları Sendikası (DEB-SEN) Genel Başkanı Mehmet Zülfikar Kotanlı,  2018 yılında yayımlanan 703 sayılı KHK ile kapatılan Kredi ve Yurtlar Kurum Genel Müdürlüğünün Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı Kredi ve Yurtlar Genel Müdürlüğü olarak bir alt kuruluş haline getirildiğini belirterek, “Bu süre içerisinde yurt kur çalışanları bakanlığın bir çok etkinliğinde birçok kazanımında dışlanmış ve ötelenmiştir” dedi.      DEB-SEN Genel Başkanı Mehmet Zülfikar Kotanlı, sadece yüksek öğrenim öğrencilerine hizmet veren olağan üstü durumlarda salgın hastalık ve afetlerde ülke insanına ev sahipliği yapan bir kuruluşun Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı bir hizmet kuruluşu haline getirilmesi kararının acele alınmış bir karar olduğunu ifade ederek, “Bu karar neticesinde binlerce kurum çalışanı mağdur edilmiş dışlanmış ötelenmiş ve kurum içerisinde çalışma barışı bozulmuştur Yarım asırdan fazla sadece yüksek öğrenim gençliğine hizmet veren bir kuruluşun personeli GSB bağlı kuruluşlarında görevlendirilmeleri  personelin bir anda bocalamasına neden olmuş kurumun yapısı bozulmuştur” diye konuştu.    Kotanlı; “GSB’ye bağı 8 Genel Müdürlük içerisinde sadece Yurt Kur çalışanlarının gece gündüz demeden bayram tatil düşünmeden 24 saat nöbet hizmetinin yanı sıra ülkemizin geleceğinin teminatı olan Yüksek Öğrenim öğrencilerine cansiperane fedakârlıkla verdiği hizmetler herkes tarafından bilinmektedir. Diğer Genel müdürlük personelleri bu çalışmaların dışındadır. Son zamanlarda COVİT 19  neden ile kapalı yurtların karantina yurdu yapılması dolayısı ile karantinada kalan vatandaşlarımıza hiçbir öz veriden kaçınmadan evinden ailesinden uzak kalarak hizmet eden kurum personeline bir kuru Teşekkür kurum personelinin ne kadar değersiz olduğunu göstermektedir. Oysa diğer bakanlıklarda ek maaş ikramiye mesai uygulamaları yapıldığı gibi Bakanlık sadece bir teşekkürle yetinmiştir. Pandemi  öncesi  tuttuğu günlük nöbet ücreti  43 lira olan  yurt kur çalışanları ayda en az 60 veye 70 saat nöbet tutarak  350 TL ile 400 TL arası bir nöbet ücreti almakta iken Pandemi süresi boyunca bu nöbet ücretleri 45 ile 90 TL arasına düşmüştür kurum çalışanları burada da  mağdur edilmiştir” dedi.    Demokrat Büro Çalışanları Sendikası Genel Başkanı Mehmet Zülfikar Kotanlı, açıklamasını şöyle sürdürdü;    “Sayın Cumhurbaşkanımızın Kredi ve Yurtlar Kurumunun eski yapısına kavuşturularak yeniden Cumhurbaşkanlığına bağlı bir kuruluş haline getirmesinde müdahil olacağı inancında olduğumuz ve Ülkemizin geleceği ve teminatı olan Yüksek Öğrenim Öğrencilerine tanıdığı asla inkar edilemez gelişmeleri kurum çalışanlarında da tanınmasında gerekli emir ve müsaadeleri vereceği inancındayız. Önümüzdeki süreçte yapılacak bir toplu sözleşme vardır  bu toplu sözleşmede tüm sendikaların görüşleri alınarak talepler ortak payda haline getirilmeli ve pazarlık masasına öyle oturulmalıdır. Pazarlık masasına oturacak yetkili sendika unutmamalı ki o masada sadece öğretmen değil tüm kamu çalışanlarının hak ve menfaatleri söz konusudur. Sendikamızın bazı taleplerini açıklamakta yarar görüyoruz.    Sözleşmeli memur sözleşmeli personel statüsüne ivedilikle son verilmesi için bir platform oluşturulmalı Devletin asli görevleri sözleşmeli memur tarafından değil asaleten atanmış kamu görevlisi memurlar tarafından yürütülür inancı ile tüm sözleşmeli memur arkadaşların kadrolu hale getirilmesi sağlanmalıdır. Sözleşmelerin bitiminde yenilenmeme korkusu ve amir baskısı ortadan kaldırılmalıdır.    Tüm kamu çalışanlarına yıpranma payı verilmeli Mükteseplerinin 3. Dereceye düşürülmesi ve yeşil pasaport hakkından faydalanmaları sağlanmalı. Çağdaş, katılımcı ve demokratik bir Türk siyaseti için Kamu çalışanlarına siyaset hakkı verilmelidir. Kamu işçisine tanınan siyasete katılma, siyasi partilere üye olma, mesai saatleri dışında siyaset yapma hakkı kamu görevlilerine de tanınmalıdır    Yardımcı Hizmetler Sınıfı YHS kadrosu nda çalışan personelin kadroları günün şartlarına uygun hale getirilmeli Genel idari hizmetler sınıfına alınıp  memur kadrosu verilmeli ve bu arkadaşlarımızın mağduriyetleri giderilmelidir.    Kamuda nöbet ücreti adaletsizliğine son verilmelidir.    Kamu çalışanlarının ödedikleri vergiler vergi rekortmenleri düzeyindedir. Memurlar maaşlarını almadan, ihtiyaçlarını karşılamadan devlete olan sorumluluğunu yerine getirmek üzere vergilerini ödüyorlar. Ortada bir haksızlık var bu haksızlığı gidermek için kamu görevlilerini yüzde 15'lik vergi diliminde sabitlenmelidir.    Sayın Cumhurbaşkanının sözü bir an önce yerine getirilmeli 3600 ek gösterge tüm kamu çalışanlarını kapsamalıdır. Büro iş kolunda çalışan tüm Memurlarının ek göstergeleri 3600’e çıkarılması olmazsa olmazımızdır.    4688 sayılı Sendikalar kanunu memurlar açısından yeterli bir kanun değil, Antidemokratik ve çağdışı bir anlayışla hazırlanan mevcut Kamu Çalışanları Sendika yasası ve özellikle Toplu sözleşmeleri düzenleyen maddeler İLO ölçütlerinde ve demokratik kriterler doğrultusunda yeniden yapılmalıdır.Sendikaların Kamu çalışanları üzerindeki tayin terfi görevden aldırma gibi baskı ve tehditleri kaldırılmalıdır.    Servis hizmetinden faydalanamayan memurların toplu ulaşım giderleri nakdi olarak ödenmelidir.    Darbe mirası mevcut kılık kıyafet yönetmeliği demokratikleştirilmeli, kılık-kıyafet te kapsamlı yasaklara son verilmeli 1980 darbesinin izleri silinmelidir .” 

Erzurumsonhaber / Erzurum - Demokrat Büro Çalışanları Sendikası (DEB-SEN) Genel Başkanı Mehmet Zülfikar Kotanlı,  2018 yılında yayımlanan 703 sayılı KHK ile kapatılan Kredi ve Yurtlar Kurum Genel Müdürlüğünün Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı Kredi ve Yurtlar Genel Müdürlüğü olarak bir alt kuruluş haline getirildiğini belirterek, “Bu süre içerisinde yurt kur çalışanları bakanlığın bir çok etkinliğinde birçok kazanımında dışlanmış ve ötelenmiştir” dedi.   


  DEB-SEN Genel Başkanı Mehmet Zülfikar Kotanlı, sadece yüksek öğrenim öğrencilerine hizmet veren olağan üstü durumlarda salgın hastalık ve afetlerde ülke insanına ev sahipliği yapan bir kuruluşun Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı bir hizmet kuruluşu haline getirilmesi kararının acele alınmış bir karar olduğunu ifade ederek, “Bu karar neticesinde binlerce kurum çalışanı mağdur edilmiş dışlanmış ötelenmiş ve kurum içerisinde çalışma barışı bozulmuştur Yarım asırdan fazla sadece yüksek öğrenim gençliğine hizmet veren bir kuruluşun personeli GSB bağlı kuruluşlarında görevlendirilmeleri  personelin bir anda bocalamasına neden olmuş kurumun yapısı bozulmuştur” diye konuştu. 


  Kotanlı; “GSB’ye bağı 8 Genel Müdürlük içerisinde sadece Yurt Kur çalışanlarının gece gündüz demeden bayram tatil düşünmeden 24 saat nöbet hizmetinin yanı sıra ülkemizin geleceğinin teminatı olan Yüksek Öğrenim öğrencilerine cansiperane fedakârlıkla verdiği hizmetler herkes tarafından bilinmektedir. Diğer Genel müdürlük personelleri bu çalışmaların dışındadır. Son zamanlarda COVİT 19  neden ile kapalı yurtların karantina yurdu yapılması dolayısı ile karantinada kalan vatandaşlarımıza hiçbir öz veriden kaçınmadan evinden ailesinden uzak kalarak hizmet eden kurum personeline bir kuru Teşekkür kurum personelinin ne kadar değersiz olduğunu göstermektedir. Oysa diğer bakanlıklarda ek maaş ikramiye mesai uygulamaları yapıldığı gibi Bakanlık sadece bir teşekkürle yetinmiştir. Pandemi  öncesi  tuttuğu günlük nöbet ücreti  43 lira olan  yurt kur çalışanları ayda en az 60 veye 70 saat nöbet tutarak  350 TL ile 400 TL arası bir nöbet ücreti almakta iken Pandemi süresi boyunca bu nöbet ücretleri 45 ile 90 TL arasına düşmüştür kurum çalışanları burada da  mağdur edilmiştir” dedi. 


  Demokrat Büro Çalışanları Sendikası Genel Başkanı Mehmet Zülfikar Kotanlı, açıklamasını şöyle sürdürdü; 


  “Sayın Cumhurbaşkanımızın Kredi ve Yurtlar Kurumunun eski yapısına kavuşturularak yeniden Cumhurbaşkanlığına bağlı bir kuruluş haline getirmesinde müdahil olacağı inancında olduğumuz ve Ülkemizin geleceği ve teminatı olan Yüksek Öğrenim Öğrencilerine tanıdığı asla inkar edilemez gelişmeleri kurum çalışanlarında da tanınmasında gerekli emir ve müsaadeleri vereceği inancındayız. Önümüzdeki süreçte yapılacak bir toplu sözleşme vardır  bu toplu sözleşmede tüm sendikaların görüşleri alınarak talepler ortak payda haline getirilmeli ve pazarlık masasına öyle oturulmalıdır. Pazarlık masasına oturacak yetkili sendika unutmamalı ki o masada sadece öğretmen değil tüm kamu çalışanlarının hak ve menfaatleri söz konusudur. Sendikamızın bazı taleplerini açıklamakta yarar görüyoruz. 


  Sözleşmeli memur sözleşmeli personel statüsüne ivedilikle son verilmesi için bir platform oluşturulmalı Devletin asli görevleri sözleşmeli memur tarafından değil asaleten atanmış kamu görevlisi memurlar tarafından yürütülür inancı ile tüm sözleşmeli memur arkadaşların kadrolu hale getirilmesi sağlanmalıdır. Sözleşmelerin bitiminde yenilenmeme korkusu ve amir baskısı ortadan kaldırılmalıdır. 


  Tüm kamu çalışanlarına yıpranma payı verilmeli Mükteseplerinin 3. Dereceye düşürülmesi ve yeşil pasaport hakkından faydalanmaları sağlanmalı. Çağdaş, katılımcı ve demokratik bir Türk siyaseti için Kamu çalışanlarına siyaset hakkı verilmelidir. Kamu işçisine tanınan siyasete katılma, siyasi partilere üye olma, mesai saatleri dışında siyaset yapma hakkı kamu görevlilerine de tanınmalıdır 


  Yardımcı Hizmetler Sınıfı YHS kadrosu nda çalışan personelin kadroları günün şartlarına uygun hale getirilmeli Genel idari hizmetler sınıfına alınıp  memur kadrosu verilmeli ve bu arkadaşlarımızın mağduriyetleri giderilmelidir. 


  Kamuda nöbet ücreti adaletsizliğine son verilmelidir. 


  Kamu çalışanlarının ödedikleri vergiler vergi rekortmenleri düzeyindedir. Memurlar maaşlarını almadan, ihtiyaçlarını karşılamadan devlete olan sorumluluğunu yerine getirmek üzere vergilerini ödüyorlar. Ortada bir haksızlık var bu haksızlığı gidermek için kamu görevlilerini yüzde 15'lik vergi diliminde sabitlenmelidir. 


  Sayın Cumhurbaşkanının sözü bir an önce yerine getirilmeli 3600 ek gösterge tüm kamu çalışanlarını kapsamalıdır. Büro iş kolunda çalışan tüm Memurlarının ek göstergeleri 3600’e çıkarılması olmazsa olmazımızdır. 


  4688 sayılı Sendikalar kanunu memurlar açısından yeterli bir kanun değil, Antidemokratik ve çağdışı bir anlayışla hazırlanan mevcut Kamu Çalışanları Sendika yasası ve özellikle Toplu sözleşmeleri düzenleyen maddeler İLO ölçütlerinde ve demokratik kriterler doğrultusunda yeniden yapılmalıdır.Sendikaların Kamu çalışanları üzerindeki tayin terfi görevden aldırma gibi baskı ve tehditleri kaldırılmalıdır. 


  Servis hizmetinden faydalanamayan memurların toplu ulaşım giderleri nakdi olarak ödenmelidir. 


  Darbe mirası mevcut kılık kıyafet yönetmeliği demokratikleştirilmeli, kılık-kıyafet te kapsamlı yasaklara son verilmeli 1980 darbesinin izleri silinmelidir .” 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve erzurumsonhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.