Erzurumsonhaber / Erzurum - Unesco Dünya Kültür Miras listesinde yer alan ve tarihi 5000 yıldan fazla olan Diyarbakır Surları, her geçen gün kan ağlamaya devam ediyor.    Uzunluğu 5 bin metre olan Diyarbakır Surları hem yakılıyor, hem yıkılıyor, hem de kirletiliyor.   Uygarlığın beşik kentlerinden biri olan Diyarbakır’ın, en önemli yapılarından biri olan bu Surlar ve Burçların, aşırı yağışlar ve kimliği belirsiz kişiler tarafından her geçen zarar gördüğü belirtildi.   Konuyla ilgili üzüntülerini beyan eden Diyarbakır halkının, herhangi bir çalışma başlatmayan cumhurbaşkanlığına, bakanlıklara, Diyarbakır milletvekillerine, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne, sivil toplum kuruluşlarına ve özel – tüzel kişilere tepkileri devam ediyor. Zarar gören Surlar tarihi taşların dokusunu bozmakla kalmıyor, ayrıca hem zarar verildiği hem de görüntü kirliliğine sebep olduğu belirtildi. Halk, “Son yıllarda tarihi surları isteyen istediği gibi kullanıyor” dedi.   Olaylarda büyük zarar gören surlar ve sur içi, şimdi yapılan çalışmalarla yeni bir görüntüye kavuşturulmaya çalışılmak istense de halkın gözünde pek bir fayda görmüyor. Surların içine girmekten, üstünde dolaşmaktan korkan sivil halk; “Artık bu durumun son bulmasını ve gerekli çalışmaların ivedi bir şekilde yapılmasını talep ediyoruz. Nitekim bu durumdan en büyük zararı da turizm sektörü görmektedir” diye konuştu.   Şehre gelen yerli ve yabancı turistler surların içini merak ederken, içeride gelen pis kokular ve kötü görüntülerden dolayı kurum ve kuruluşları eleştirildi.   Vatandaşlar toplamda 82 tarihi burcu olan Diyarbakır Surlarının; “En büyük yıkımların ve zararların görüldüğü yapılar bu tarihi burçlar” olduğunu söyledi.   Tarihi surların taşları bir bir dökülürken, halk ise yetkili kurum ve kuruluşların bir an önce surları bakıma almalarını, korumaları gerektiğini belirtmekte ısrar ediyor. Halkın diğer bir eleştirisi de, Diyarbakır Surlarına yazılan sprey boyalara yönelik.